Toplantının açılışında konuşan YABİSAK Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler,
İzmir’de yazılım ve bilişim ekosistemini geliştirmek için çalıştıklarını söyledi. Bunu
sağlamak için sektörün en önemli 3 sorununa çözüm getiren uygulamaları hayata
geçirdiklerini vurgulayan Dr. Faruk Güler, “ Sektörün en önemli eksikliklerinden biri
finansal erişim. Bu toplantımızla onları destekleyen ciddi finansal kurumlarla bir araya
getirdik. Oturumlardan sonra işbirliği imkanlarını geliştirmek için ikili görüşmeler
yapılacak. Sektörün diğer önemli problemi de işletmelerin istediği yeterlilikte eleman
bulamamasıdır. İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) ile kurduğumuz işbirliği ile bu konuda
da çözüm sunuyoruz. Yazılım ve bilişim firmaları buldukları yeni personel istedikleri
bilgi seviyesinde olmadığı durumda, YABİSAK’ın teminatı ile İZKA ile birlikte o
personelin istenilen kalifiyeye getirilmesi için ihtiyaç duyulan eğitim sürecinin
maliyetini karşılıyoruz. Ayrıca ihtiyaç duyulan yeni personel için 6 ay yoğun sertifika
programlarına tabi tutmaya yönelik bir programın da hayata geçirilmesi için
çalışıyoruz. Böylelikle, İzmir’de firmaların yeterli eğitim seviyesinde personel
bulamama sorununun çözmüne yardımcı olmak için çalışıyoruz.” diye konuştu.
Dr. Faruk Güler, yazılım ve bilişim sektörünün finansmana ve kalifiye iş gücüne
erişememenin yanında yaşadığı bir diğer sorunun da yeterli işbirliği imkanı
bulamamak olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu: “ İzmir’de olsun,
Türkiye genelinde, hatta yurt dışında olsun işbirliği arayışında olan firmalar
derneğimizle iletişime geçsinler, ilişkilerimizi kullanarak onlara iletişim kanalları da
açabiliriz. Dünyadaki tüm kümelenme dernekleri bir birleriyle yakın temasta oldukları
için işbirlikleri konusunda önemli katkıları oluyor. Derneği kurmamızın bir amacı da
yurtdışından işbirlikleri geliştirmekti. Bu toplantıyı da Endeavor Türkiye ile beraber
düzenliyoruz. İzmir’i, Barselona gibi yazılım ve bilişim sektöründe Akdeniz çanağının
yeni kümelenme merkezi yapmak için güçlü işbirliklerine ihtiyacımız var.”
“Yetenekler Kent Dışındaki Teknoparklara Gitmek İstemiyor”
Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Figopara Kurucu Ortağı Koray Gültekin
Bahar da, teknoloji ile ilgilenen herkesin İzmir’e gelmek istediğini belirterek, İzmir’in
en büyük teknoparkını Konak’ta yapılması önerisinde bulundu. Bahar, şöyle konuştu:
“ Pandemide bir çok şirket otel kapatıp personelini orada çalıştırmayı düşündü.
Teknoparkları ise götürüp kentin en ücra yerlerinde kuruyorlar. Genç yetenekler
kentlerin dışında kurulan teknoparklarda çalışmak istemiyor. İzmir’in en büyükteknoparkı Konak’ın göbeğinde kurulmalı. Bizlerin çalışanlarımızı evlerde çalıştırmaya
başladığımız bu dönemde kentin en ıssız yerlerindeki teknoparklara yetenekler gitmek
istemiyor.”
“Buradaki girişimi büyüterek Barselona’yı yakalayabiliriz”
Açılış konuşmalarının ardından YABİSAK Başkan Yardımcısı Bilgen Salih Narlı
moderatörlüğünde düzenlenen ‘Teknoloji ve Bilişim Şirketlerine ve Girişim Sermayesi
Fonlarına Yatırımlarda Vergi Avantajlarının Kapsamı ve Uygulaması’ başlıklı birinci
oturumda konuşan Orient YMM A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı M. Serhan Yıldırım ise,
girişim sermayesi fonlarına ve ortaklıklarına yatırımlarda sağlanan vergi avantajlarını
anlattı. Yıldırım, “ Gelir ve Kurumlar vergisi mükelleflerinin, bir beyan yılında elde
ettikleri gelirin yüzde 10’unu aşmamak ve toplamda da öz sermayenin yüzde 20’sini
aşmamak kaydıyla, girişim sermayesi fonuna yatırdığı tutar vergiye esas
alınmamakta. Bu da 1 milyon TL’lik tutarda 280 bin TL’lık avantaj sağlamaktadır”
dedi.
Logos Portföy Yönetim A.Ş. Genel Müdürü Berrin Önder ise, pandemi döneminde
girişim sermayesi fonlarına ilginin arttığını belirterek, “Bizlerin yapmaya çalıştığı
kaynakları profesyonel bir şekilde, geleceğine güvendiğimiz teknoloji ve şirketlere
aktarmak, onların büyümesine katkıda bulunmaktır. Teşvikleri ve girişimleri
değerlendirmek için fonlar ön plana çıktı. Devlet bu kanunu koyarak ekosistemi
büyütüyor. Bizler de bu şirketler arasında işbirliklerini kurarak ekosistemin
büyümesine aracılık ediyoruz. İzmir bu konuda öncü olabilir. Yatırımcılar olarak
İzmir’de büyük ilgi görüyoruz. Buradaki girişimi büyüterek Barselona örneğini
yakalayabiliriz. Gençleri burada tutmayı başarmamız gerekiyor. Vergi teşviği olmasına
rağmen bize gelen kaynakların henüz çok az olmasının farkındalık eksikliğinden
kaynaklandığını düşünüyorum” diye konuştu.
Yatırımcıya Öneriler
YABİSAK Denetim Kurulu Başkanı Avukat Devrim Çukur’ın moderatörlüğünü yaptığı
“Başarı Hikayeleri Işığında Girişim Sermayesi Fonlarına Erişim Şartları Ve Yatırım
İmkanları” başlıklı ikinci oturumda ise Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve
Figopara Kurucu Ortağı Koray Gültekin Bahar, Letven Capital Yönetim Kurulu Başkanı
Tevfik Başkaya, Collective Spark Başkan Yardımcısı Çağlar Urcan, 212 Genel Müdürü
Numan Numan ve Alotech Partneri Korhan Erçin, firmaları özelinde girişim sermayesi
fonlarına yatırımlarla ortaya çıkmış örnek başarı hikayelerini aktardılar. İkinci
oturumdaki konuşmalarda yeni teknoloji alanında yatırım yapan girişimcilere şu
önerilerde bulunuldu:
-Her şeyi doğru yapıyor ve kendinize inanıyorsanız yatırımcı kendiliğinden geliyor
zaten.
-Yatırım yaptığınız fonun networkünü en iyi şekilde kullanın.-Yatırım yaptığınız alanda rakibinizin ne yaptığını iyi takip edin. Onun başarı ve
başarısızlıklarını iyi analiz etmek gerekir. Yatırımcının alanına çok iyi hakim olması ve
organizasyonunu yönetme kapasitesine sahip olması gerekiyor.
-Hatalarınız için sürekli bahanelere sığınmayın ve savunmaya geçmeyin. Hatadan ders
çıkarın ve ileriye bakın. Bu işi dünyada yapan var mı? Nerede hata yapmış, nerede
başarılı olmuş? İyi analiz edin.
İzmir’de yazılım ve bilişim ekosistemini geliştirmek için çalıştıklarını söyledi. Bunu
sağlamak için sektörün en önemli 3 sorununa çözüm getiren uygulamaları hayata
geçirdiklerini vurgulayan Dr. Faruk Güler, “ Sektörün en önemli eksikliklerinden biri
finansal erişim. Bu toplantımızla onları destekleyen ciddi finansal kurumlarla bir araya
getirdik. Oturumlardan sonra işbirliği imkanlarını geliştirmek için ikili görüşmeler
yapılacak. Sektörün diğer önemli problemi de işletmelerin istediği yeterlilikte eleman
bulamamasıdır. İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) ile kurduğumuz işbirliği ile bu konuda
da çözüm sunuyoruz. Yazılım ve bilişim firmaları buldukları yeni personel istedikleri
bilgi seviyesinde olmadığı durumda, YABİSAK’ın teminatı ile İZKA ile birlikte o
personelin istenilen kalifiyeye getirilmesi için ihtiyaç duyulan eğitim sürecinin
maliyetini karşılıyoruz. Ayrıca ihtiyaç duyulan yeni personel için 6 ay yoğun sertifika
programlarına tabi tutmaya yönelik bir programın da hayata geçirilmesi için
çalışıyoruz. Böylelikle, İzmir’de firmaların yeterli eğitim seviyesinde personel
bulamama sorununun çözmüne yardımcı olmak için çalışıyoruz.” diye konuştu.
Dr. Faruk Güler, yazılım ve bilişim sektörünün finansmana ve kalifiye iş gücüne
erişememenin yanında yaşadığı bir diğer sorunun da yeterli işbirliği imkanı
bulamamak olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu: “ İzmir’de olsun,
Türkiye genelinde, hatta yurt dışında olsun işbirliği arayışında olan firmalar
derneğimizle iletişime geçsinler, ilişkilerimizi kullanarak onlara iletişim kanalları da
açabiliriz. Dünyadaki tüm kümelenme dernekleri bir birleriyle yakın temasta oldukları
için işbirlikleri konusunda önemli katkıları oluyor. Derneği kurmamızın bir amacı da
yurtdışından işbirlikleri geliştirmekti. Bu toplantıyı da Endeavor Türkiye ile beraber
düzenliyoruz. İzmir’i, Barselona gibi yazılım ve bilişim sektöründe Akdeniz çanağının
yeni kümelenme merkezi yapmak için güçlü işbirliklerine ihtiyacımız var.”
“Yetenekler Kent Dışındaki Teknoparklara Gitmek İstemiyor”
Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Figopara Kurucu Ortağı Koray Gültekin
Bahar da, teknoloji ile ilgilenen herkesin İzmir’e gelmek istediğini belirterek, İzmir’in
en büyük teknoparkını Konak’ta yapılması önerisinde bulundu. Bahar, şöyle konuştu:
“ Pandemide bir çok şirket otel kapatıp personelini orada çalıştırmayı düşündü.
Teknoparkları ise götürüp kentin en ücra yerlerinde kuruyorlar. Genç yetenekler
kentlerin dışında kurulan teknoparklarda çalışmak istemiyor. İzmir’in en büyükteknoparkı Konak’ın göbeğinde kurulmalı. Bizlerin çalışanlarımızı evlerde çalıştırmaya
başladığımız bu dönemde kentin en ıssız yerlerindeki teknoparklara yetenekler gitmek
istemiyor.”
“Buradaki girişimi büyüterek Barselona’yı yakalayabiliriz”
Açılış konuşmalarının ardından YABİSAK Başkan Yardımcısı Bilgen Salih Narlı
moderatörlüğünde düzenlenen ‘Teknoloji ve Bilişim Şirketlerine ve Girişim Sermayesi
Fonlarına Yatırımlarda Vergi Avantajlarının Kapsamı ve Uygulaması’ başlıklı birinci
oturumda konuşan Orient YMM A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı M. Serhan Yıldırım ise,
girişim sermayesi fonlarına ve ortaklıklarına yatırımlarda sağlanan vergi avantajlarını
anlattı. Yıldırım, “ Gelir ve Kurumlar vergisi mükelleflerinin, bir beyan yılında elde
ettikleri gelirin yüzde 10’unu aşmamak ve toplamda da öz sermayenin yüzde 20’sini
aşmamak kaydıyla, girişim sermayesi fonuna yatırdığı tutar vergiye esas
alınmamakta. Bu da 1 milyon TL’lik tutarda 280 bin TL’lık avantaj sağlamaktadır”
dedi.
Logos Portföy Yönetim A.Ş. Genel Müdürü Berrin Önder ise, pandemi döneminde
girişim sermayesi fonlarına ilginin arttığını belirterek, “Bizlerin yapmaya çalıştığı
kaynakları profesyonel bir şekilde, geleceğine güvendiğimiz teknoloji ve şirketlere
aktarmak, onların büyümesine katkıda bulunmaktır. Teşvikleri ve girişimleri
değerlendirmek için fonlar ön plana çıktı. Devlet bu kanunu koyarak ekosistemi
büyütüyor. Bizler de bu şirketler arasında işbirliklerini kurarak ekosistemin
büyümesine aracılık ediyoruz. İzmir bu konuda öncü olabilir. Yatırımcılar olarak
İzmir’de büyük ilgi görüyoruz. Buradaki girişimi büyüterek Barselona örneğini
yakalayabiliriz. Gençleri burada tutmayı başarmamız gerekiyor. Vergi teşviği olmasına
rağmen bize gelen kaynakların henüz çok az olmasının farkındalık eksikliğinden
kaynaklandığını düşünüyorum” diye konuştu.
Yatırımcıya Öneriler
YABİSAK Denetim Kurulu Başkanı Avukat Devrim Çukur’ın moderatörlüğünü yaptığı
“Başarı Hikayeleri Işığında Girişim Sermayesi Fonlarına Erişim Şartları Ve Yatırım
İmkanları” başlıklı ikinci oturumda ise Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve
Figopara Kurucu Ortağı Koray Gültekin Bahar, Letven Capital Yönetim Kurulu Başkanı
Tevfik Başkaya, Collective Spark Başkan Yardımcısı Çağlar Urcan, 212 Genel Müdürü
Numan Numan ve Alotech Partneri Korhan Erçin, firmaları özelinde girişim sermayesi
fonlarına yatırımlarla ortaya çıkmış örnek başarı hikayelerini aktardılar. İkinci
oturumdaki konuşmalarda yeni teknoloji alanında yatırım yapan girişimcilere şu
önerilerde bulunuldu:
-Her şeyi doğru yapıyor ve kendinize inanıyorsanız yatırımcı kendiliğinden geliyor
zaten.
-Yatırım yaptığınız fonun networkünü en iyi şekilde kullanın.-Yatırım yaptığınız alanda rakibinizin ne yaptığını iyi takip edin. Onun başarı ve
başarısızlıklarını iyi analiz etmek gerekir. Yatırımcının alanına çok iyi hakim olması ve
organizasyonunu yönetme kapasitesine sahip olması gerekiyor.
-Hatalarınız için sürekli bahanelere sığınmayın ve savunmaya geçmeyin. Hatadan ders
çıkarın ve ileriye bakın. Bu işi dünyada yapan var mı? Nerede hata yapmış, nerede
başarılı olmuş? İyi analiz edin.