En çok risk altında bulunanların ise; yaralılar, çocuklar, kadınlar, önceden travması olanlar, yakınlarını kaybedenler ve kurtarma personelleri olduğunu vurgulayarak afet sonrasında bu gruplarda görülebilecek psikiyatrik sorunların önüne geçilmesine yönelik olarak önemli uyarılarda bulundu.‘Depremden Sonra 4 Evreden Oluşan Bir Sürece Girdik’Depremden sonra toplumsal olarak yaşanan psikolojik sürecin 4 evreye ayrıldığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Uyar, bu evreleri şu sözlerle açıkladı; “Depremin hemen sonrasında toplumsal olarak genellikle güçlü bir işbirliği ve dayanışma içerisinde hareket ettiğimiz birinci evreye gireriz. Depremi izleyen birkaç hafta ile birkaç aylık dönemi kapsayan süreçte ikinci evreyi yaşarız. Buna uyum evresi deriz, biz şuan bu evredeyiz. Bu aşamada, yorgunluk, baş dönmesi, baş ağrısı, bulantı gibi belirtilerle doktorlara başvurular artmaya başlar. Öfke, huzursuzluk ve toplumdan uzaklaşma görülür. “İnsanlar bu dönemde duygusal dengesizlikler yaşayabilmektedir” diyen Dr. Öğr. Üyesi Uyar, afetzedeler ve toplumdaki diğer kişilerin yaşayabileceği fiziksel ve psikolojik etkileri sıraladı;
- Yorgunluk
- Baş dönmesi
- Bulantı
- Titreme
- Mide rahatsızlıkları
- Uyku bozukluklar
- Ağlama isteği
- Anksiyete
- Depresyon
- Yas
- Kararsızlık
- Konsantre olamama
- Dikkat dağınıklığı