Süreyya Sedat/Uğur Alparslan’ın kaleme aldığı ve aynı zamanda yönetmenliğini yaptığı “Eski Köve Yeni Afet”, Seferihisar’da yaşanmış bir hikâyeye dayanıyor. Çekimleri Doğanbey ve Düzce köyünde gerçekleştirilen filmde herkesin kendinden bir parça bularak, ünlü yüzler kullanılmadan bizim hikayemiz bizden olan insanlarla yansıtılıyor. Filmin zamansız bir hikâye olduğunu belirten Uğur Alparslan filmin her izlendiğinde farklı bir karesine gülünebileceğine vurgu yapıyor.Yörede yaşanan başarı ölümsüzleştirildi
Yönetmen ve senarist Uğur Alparslan, filmin konusunu şu şekilde anlattı:
“Filmimizin konusu ege köy komedisi diye geçiyor ama bunun için de buradaki insanların doğallığı var kız alıp verme, birbirine aşık olma, evlenme, örf adetlerini içeriyor bunları komik bir sarmala dönüştürerek düğümler atıp daha sonra bu düğümlerin çözülmesiyle başlayıp biten bir film. Köyümüzün muhtarı, muhtarın ailesiyle ve köye yeni gelen hemşire ve öğretmen var. Bunların arasında başlayan komik bir süreç olarak işlenen bir film. Bu yöredeki arkadaşımızın robot psikolojisiyle ilgili makale yazdı ve bu makale değerli görülerek ödül aldı. Bu olay Seferihisar’da yaşandı ve biz de bunu filmimizin içine işledik. Çünkü bizim yöremizin insanının başarısı ve sadece burada kalsın istemedik, ölümsüzleştirdik.”Ekip de dekor da yöreye ait
Filmin sanat yönetmeni Mehtap Turhan, filme konu olan başarı hikayesinin sadece basında kalmadan, beyaz perdeye yansıttıkları için gurur duyduklarını belirtti. Filmdeki her karenin teknik ekip ve oyuncuların emeğiyle hazırlandıklarını değinen Başar, ekibin birliği ve samimiyetinin onları çok mutlu ettiğini, aile ortamını oluşturduklarını vurguladı. Başar, “Tiyatroda ben hocamın ekibindeyim bu oyunu tiyatroda full gişe demeyeyim ama salonun dışında da içeri girmek için sırada bekleyen insanlar için oynadık. Her seferinde çok büyük olumlu tepkiler ve alkışlar aldık. Defa defa da sahnelenecek olacağına inanıyoruz. Biz bunu hocam sayesinde sinemaya uyarlayarak ölümsüzleştiriyoruz. Dışarıdan bir göz olarak baktığım zaman 2 tane ünlü getirip filmi o ünlüler üstünden de patlatabilirdik ama burada tamamen bölge halkının kendi kültürel zenginliklerini daha içten yansıtmak için bu bölgede yaşayan genç, oyunculuk eğitimlerini yeni almış arkadaşlarımıza yer verdik. İnşallah bizim filmimiz de ön plana çıkacak çok fazla oyuncu arkadaşımız var. Teknik ekibimiz de çok genç, çok yetenekli ve çok yaratıcı bir ekip onların da yolunun çok açık olacağını düşünüyoruz.
Filmimizde kullandığımız dekorlar, kostümler de hikayemiz ve ekimiz kadar doğal. Parayla satın alınabilen ya da diktirilip tasarlanan kıyafetlerden ziyade bu bölgede yaşayan insanların birebir kullandığı eşyaları kullanmaya gayret ettik. Bu da bizim için oldukça önemli” dedi. “Buranın hikayesinin buranın insanıyla yansıtıyoruz”
Yönetmen Uğur Alparslan, filmin diğer Ege köy komedilerinden ayıran farkını “Diğer ege köy komedileri aslında o yörenin insanları değil dışarıdan İstanbul’daki değerli sanatçılardan, oyunculardan oluşturulan ekiplerle çekilmiş filmler. Bunun birçok örneğini ben de izledim, takip ettim ama biz buranın insanının giydiği kostümleri, buranın insanından oyuncuları eğiterek veya eğitim almış olanlarına katkıda bulunarak ekibimize seçtik. Bu yörenin yaşantısını ancak bu yörede yaşayan insanlar en güzel yansıtır bizim farkımız kostümlerimizle, dekorumuzla ve oyuncumuzla tamamen bu yöreyi yansıtmamız” ifadeleriyle anlattı. Filmin sponsorluğunu, Büyükşehir Belediyesi İzmir Sinema Ofisi, Seferihisar Belediyesi, Azov Wave Shipping and Trading Co., Turgay & Fadike Kuaför yapıyor.
Yönetmen ve senarist Uğur Alparslan, filmin konusunu şu şekilde anlattı:
“Filmimizin konusu ege köy komedisi diye geçiyor ama bunun için de buradaki insanların doğallığı var kız alıp verme, birbirine aşık olma, evlenme, örf adetlerini içeriyor bunları komik bir sarmala dönüştürerek düğümler atıp daha sonra bu düğümlerin çözülmesiyle başlayıp biten bir film. Köyümüzün muhtarı, muhtarın ailesiyle ve köye yeni gelen hemşire ve öğretmen var. Bunların arasında başlayan komik bir süreç olarak işlenen bir film. Bu yöredeki arkadaşımızın robot psikolojisiyle ilgili makale yazdı ve bu makale değerli görülerek ödül aldı. Bu olay Seferihisar’da yaşandı ve biz de bunu filmimizin içine işledik. Çünkü bizim yöremizin insanının başarısı ve sadece burada kalsın istemedik, ölümsüzleştirdik.”Ekip de dekor da yöreye ait
Filmin sanat yönetmeni Mehtap Turhan, filme konu olan başarı hikayesinin sadece basında kalmadan, beyaz perdeye yansıttıkları için gurur duyduklarını belirtti. Filmdeki her karenin teknik ekip ve oyuncuların emeğiyle hazırlandıklarını değinen Başar, ekibin birliği ve samimiyetinin onları çok mutlu ettiğini, aile ortamını oluşturduklarını vurguladı. Başar, “Tiyatroda ben hocamın ekibindeyim bu oyunu tiyatroda full gişe demeyeyim ama salonun dışında da içeri girmek için sırada bekleyen insanlar için oynadık. Her seferinde çok büyük olumlu tepkiler ve alkışlar aldık. Defa defa da sahnelenecek olacağına inanıyoruz. Biz bunu hocam sayesinde sinemaya uyarlayarak ölümsüzleştiriyoruz. Dışarıdan bir göz olarak baktığım zaman 2 tane ünlü getirip filmi o ünlüler üstünden de patlatabilirdik ama burada tamamen bölge halkının kendi kültürel zenginliklerini daha içten yansıtmak için bu bölgede yaşayan genç, oyunculuk eğitimlerini yeni almış arkadaşlarımıza yer verdik. İnşallah bizim filmimiz de ön plana çıkacak çok fazla oyuncu arkadaşımız var. Teknik ekibimiz de çok genç, çok yetenekli ve çok yaratıcı bir ekip onların da yolunun çok açık olacağını düşünüyoruz.
Filmimizde kullandığımız dekorlar, kostümler de hikayemiz ve ekimiz kadar doğal. Parayla satın alınabilen ya da diktirilip tasarlanan kıyafetlerden ziyade bu bölgede yaşayan insanların birebir kullandığı eşyaları kullanmaya gayret ettik. Bu da bizim için oldukça önemli” dedi. “Buranın hikayesinin buranın insanıyla yansıtıyoruz”
Yönetmen Uğur Alparslan, filmin diğer Ege köy komedilerinden ayıran farkını “Diğer ege köy komedileri aslında o yörenin insanları değil dışarıdan İstanbul’daki değerli sanatçılardan, oyunculardan oluşturulan ekiplerle çekilmiş filmler. Bunun birçok örneğini ben de izledim, takip ettim ama biz buranın insanının giydiği kostümleri, buranın insanından oyuncuları eğiterek veya eğitim almış olanlarına katkıda bulunarak ekibimize seçtik. Bu yörenin yaşantısını ancak bu yörede yaşayan insanlar en güzel yansıtır bizim farkımız kostümlerimizle, dekorumuzla ve oyuncumuzla tamamen bu yöreyi yansıtmamız” ifadeleriyle anlattı. Filmin sponsorluğunu, Büyükşehir Belediyesi İzmir Sinema Ofisi, Seferihisar Belediyesi, Azov Wave Shipping and Trading Co., Turgay & Fadike Kuaför yapıyor.